Ulaşılamaz:Google, 2030 yılına kadar tüm operasyonlarında “net sıfır emisyon” hedefiyle başlayarak önümüzdeki birkaç yıl için iddialı enerji hedefleri belirledi. Ancak şirketin son çevre raporuna göre, yapay zekanın doymak bilmez güç talepleri nedeniyle bu hedefin gerçekleştirilemeyebilir.
Google’ın 2024 çevre raporu, şirketin enerji tüketimi ve sürdürülebilirlik stratejisini özetliyor. Sera gazı emisyonlarını azaltma taahhüdüne rağmen, rapor 2019’dan bu yana emisyonlarda yüzde 48’lik bir artış olduğunu ortaya koyuyor.
Yalnızca 2023 yılında Google’ın operasyonları 14,3 milyon ton CO2 eşdeğeri karbon ayak izi üretti ve bu, 2022’ye göre yüzde 13’lük bir artışa işaret ediyor. Google Sürdürülebilirlik Sorumlusu Kate Brandt ve Öğrenme ve Sürdürülebilirlik Kıdemli Başkan Yardımcısı Benedict Gomes’e göre, bu artışın başlıca nedeni şirketin veri merkezlerinin artan güç talepleri.
Google, son yıllarda üretken AI’nın yükselişiyle önemli ölçüde genişleyen bir rol olan veri merkezi operasyonlarında uzun zamandır önemli bir oyuncudur. Makine öğrenimi algoritmalarını eğitmek ve AI hizmetleri sağlamak, binlerce donanım hızlandırıcısıyla donatılmış kapsamlı veri merkezleri gerektirir. Dahası, günümüzün en gelişmiş AI çipleri benzeri görülmemiş miktarda enerji tüketir.
Brandt ve Gomes ise AI’nın etkisi konusunda iyimserliğini koruyor. Teknoloji şu anda Google’ın karbon ayak izine önemli ölçüde katkıda bulunurken, donanım kullanımını optimize etme ve enerji zorluklarına yenilikçi çözümler sunma konusunda da umut vadediyor. Google, AI’nın “iklim eylemini hızlandırmak” için sorumlu bir şekilde ölçeklendirilmesi gerektiğini ve bu süreçte çevresel ayak izini ele alması gerektiğini vurguluyor.
// İlgili Öyküler
- Uber, insanlara arabalarını beş hafta boyunca terk etmeleri için 1.000 dolar teklif ediyor
- Yapay zeka fabrikaları için sürdürülebilir bir model var mı?
Yapay zeka algoritmaları güçlü donanım ve önemli miktarda enerji gerektirir, ancak aynı zamanda genel güç tüketimini azaltma veya çeşitli teknolojik hizmetler genelinde daha verimli iş akışlarına yönelik bilgi işlem görevlerini kolaylaştırma potansiyeline de sahiptir. Google, 2030 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma taahhüdünde kararlılığını sürdürüyor ancak yapay zeka teknolojisini ve hem teknoloji sektörü hem de gezegen üzerindeki uzun vadeli çevresel etkisini çevreleyen belirsizlikleri kabul ediyor.
Bu bağlamda geleceği tahmin etmek, AI’nın artan enerji taleplerinin zaten bir gerçeklik olduğu düşünüldüğünde zorludur. Raporlar, AI görevleri için optimize edilmiş veri merkezlerinin ABD elektrik şebekesini zorlayacak kadar elektrik tüketebileceğini göstermektedir. Ek olarak, tek bir ChatGPT sorgusunun “basit” bir Google Arama sorgusunun yaklaşık 10 katı enerji tükettiği bildirilmektedir.